Sultanahmet Yılanlı Sütun ve Örme Sütun Hakkında Bilgi (Nerede, Tarihi, Hikayesi…)

Sultanahmet Meydanı’ndaki Örme Sütun ve Yılanlı Sütun(Burma Sütun), Dikilitaş ile birlikte Roma döneminde inşa edilen hipodromun ortasına dikilen anıtlardandır. Günümüzde büyük hipodromu süsleyen birçok anıttan geriye sadece bu üç eser kalmış.

Yılanlı Sütun’un Yunanistan’da bulunan Delphi Tapınağı’ndan getirildiği bilinirken, Örme Sütun’un ne zaman ve kim tarafından dikildiği tam olarak bilinmiyor. 3 başlı yılan figürü oluşturan Yılanlı Sütun’un baş kısmı günümüze ulaşamamış, geriye sadece gövde kısmı kalmış.

Örme Sütun Hakkında Bilgi

32 metre yüksekliğinde olan Örme Sütun tepeye doğru incelen bir formda yapılmış. Normalde Roma döneminde yapılan hipodromların orta kısmında bir dikilitaş bulunurmuş. Ancak iki dikilitaşı bulunan Roma şehrindeki Circus Maximus hipodromuna benzer olarak şehri yüceltmek için İstanbul’daki hipodroma da ikinci bir dikilitaş dikilmiş.

Milattan sonra dördüncü yüzyılda dikildiği düşünülen Örme Sütun’un kim tarafından diktirildiği bilinmiyor. Sütunun altında mermer ayaklığın Sultanahmet Camii tarafına bakan kısmında yer alan yazıttaZamanla aşınmış bu dört yüzlü yüksek anıt, İmparator Konstantinus, İmparatorluğun gururu, tarafından daha önce gördüğümüz şeklinden daha iyi hale dönüştürdü. Rodos Colossus şaşırttı; tunçla kaplı bu sütun ise hayranlık uyandırdı” yazılı.

Bu bilgilerden sütunun Konstantinus VII. Porpyrogennetos (913-959) zamanında onarımdan geçirildiği anlaşılmakta. Bu onarım sırasında Örme Sütun’un gövdesi ile ayaklık kısmının üç yönü altın yaldızlı bronz levhalar ile süslenmiş. 1204 yılındaki haçlı seferlerinde Batı Avrupa’dan gelenler, şehri yağmalarken bunları altın sanıp sütunun etrafındaki pirinçleri söküp götürmüşler.

Üç Başlı Yılanlı Sütun Hakkında Bilgi

Yabancı dillerde Yılanlı Sütun veya Burma Sütun olarak bilinen yapı, Türk tarihinde üç başlı ejder ya da tunçtan bir ejderha olarak da adlandırılmış. Üç bronz yılanın birbirine dolanarak yükselmesi şeklinde yapılan anıttan geriye sadece sütunun gövde kısmı kalmış.

Yılanlı Sütun ilk olarak M.Ö. 478 yılında Yunan müttefiklerinin Perslere karşı kazandığı savaş sonrasında bir zafer anıtı olarak Yunanistan’daki Delphi Tapınağı’na dikilmiş. Sütunun yapımında kullanılan malzeme savaşta ele geçirilen silahların eritilmesiyle sağlanmış ve gövdesinin üzerine savaşa katılan 32 Yunan müttefik şehrinin isimleri yazılmış. Sütun ilk yapıldığında üç ayaklı altın bir kazanın altlığını oluşturuyormuş ancak Delphi tapınağında bulunduğu dönemde bu altın kazan daha sonra yağmalanmış.

Milattan sonra dördüncü yüzyılın başında Çemberlitaş gibi Yılanlı Sütun da şehri süslemek için Roma İmparatoru tarafından İstanbul’a getirilmiş. 18. yüzyılın başlarında tam olarak nedeni bilinmemekle birlikte üç yılanbaşı da kopmuş. Kopan yılanbaşlarından birinin parçası 1848 yılında Ayasofya’nın onarımı sırasında yapılan kazı çalışmalarında bulunmuş. Alt çenesi kırık olarak bulunan bu yılanbaşı parçası günümüzde Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmekte. 1855 ile 1927 yıllarında sütunun etrafında İngiliz arkeologlar tarafından yapılan kazı çalışmalarında, sütunun çeşme olarak da kullanılmış olabileceğini ortaya koyan suyolları bulunmuş.  

Örme Sütun ile Yılanlı Sütun Nerede ve Nasıl Gidilir?

Sütunlar, Roma ve Osmanlı döneminden kalma birçok eserin bulunduğu Sultanahmet Meydanı’nda bulunuyor. Sultanahmet Meydanı’nda bulunan tarihi eserlerin hikayelerini, ne zaman yapıldıklarını merak ediyorsanız Sultanahmet gezilecek yerler yazıma bakabilirsiniz.

Sütunların bulunduğu yere toplu taşıma araçlarıyla ulaşmanın en kolay yolu Bağcılar-Kabataş Tramvay hattını kullanmak. Bu tramvay hattına binerek Sultanahmet durağında indiğinizde 5 dakikalık bir yürüyüş ile sütunların bulunduğu yere ulaşabilirsiniz. Anadolu yakasından ulaşmak için Üsküdar veya Kadıköy’den Eminönü’ne kalkan vapurlara binip ardından tramvaya aktarma yapabilirsiniz. Ya da bunun yerine Marmaray ile Sirkeci durağına geldikten sonra yine tramvaya aktarma yaparak ulaşabilirsiniz.

Sütunların bulunduğu alana aşağıda yer alan haritada işaretli konumu kullanarak da nasıl ulaşabileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Kaynakça:

İstanbul’daki Geç Antik Ve Bizans Dönemine Ait Dikilitaşlar’ın Kent İçindeki Konumları Ve Geçirdikleri Tarihsel Değişim, Zeynep Kuban, Bediha Ulutürk, Yüksek Lisans Tezi, 2010

istanbulkulturturizm.gov.tr

Yorum