Yerebatan Sarnıcı Hakkında Bilgi (Tarihi, Nerede..)

Yerin altında saklı bir sarayı andıran Yerebatan Sarnıcı, Bizans döneminden kalma en eski ve görkemli eserlerden biridir. İçine girildiğinde karanlık ortamı ilk başta ziyaretçilerini ürpertse de, daha sonra görülen sütunların muhteşem güzelliği herkesi kendine hayran bırakıyor.

Bir sütun ormanı görümünde olan ve Yerebatan Sarayı olarak da adlandırılan 1500 yıllık yapı içinde, Medusa Başı ve Gözyaşı Sütunu en çok ilgi çeken eserler.  Sultanahmet Meydanı’nda bulunan ve büyüleyici bir havaya sahip olan sarnıç, İstanbul’da görülmesi gereken yerlerden.

Not: Yerebatan Sarnıcı şu an restorasyonda bulunduğundan dolayı ziyaretlere kapalı durumdadır.

1-Yerebatan Sarnıcı Hakkında Kısa Bilgi

Yerebatan Sarnıcı Tarihi
Yerebatan Sarnıcı Girişi

İstanbul’un kuruluşundan günümüze kadar su ihtiyacını karşılamak için şehrin dışından devamlı su getirilmiş. Bizans döneminde dışarıdan getirilen suyun depolanması için şehrin çeşitli noktalarına sarnıçlar yapılmış. Yerebatan Sarnıcı, İstanbul’un dışından getirilen suyun depolanması amacıyla yapılan sarnıçlar arasında en ihtişamlı olanı.

Günümüzde İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından müzeye dönüştüren yapının içinde yakın döneme kadar bir miktar su, hatta balıklar bulunuyordu. Sarnıç içinde bazı nedenlerden dolayı artık su bulunmuyor ama yine de içerisinin oldukça nemli bir havası var. Sarnıcın orijinal atmosferinin bozulmaması için ışıklandırması oldukça zayıf tutuluyor.

Yerebatan Sarnıcı Tarihi
Yerebatan Sarnıcı İçi Giriş Kısmı

52 basamaklı taş bir merdivenden inerek girdiğiniz sarnıç, 140 metre uzunluğunda, 70 metre genişliğinde dikdörtgen biçiminde kapalı bir alan. Yaklaşık 100.000 ton su depolama kapasitesine sahip bu büyük alan içinde ziyaretçileri en çok etkileyen tavanı destekleyen sütunların fazlalığı ve güzelliği.

Yerebatan Sarnıcı’nda her biri 9 metre uzunluğunda toplam 336 sütun var. Birbirlerine eşit uzaklıkta, simetrik bir şekilde dikilen sütunlar, her bir sırada 28 sütun olacak şekilde 12 sıra şeklinde yerleştirilmiş. Sarnıçtaki sütunların köşeli veya yivli biçiminde olan birkaç tanesi hariç büyük çoğunluğu silindir biçiminde.

Sarnıç içinde özellikle yabancı turistlerin ilgisini çeken ilginç bir hizmette veriliyor. Ücret karşılığında sarnıcın bir köşesinde padişah ve sultan kostümlerini giyip tahta oturarak fotoğraf çektirilebiliyor.

2-Yerebatan Sarnıcı Tarihi

Yerebatan Sarnıcı Tarihi
Yerebatan Sarnıcı İçi Sütunlar

Sarnıç Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından Büyük Saray’ın su ihtiyacını karşılamak için 532 yılında yaptırılmış. O dönem Belgrad Ormanları’ndaki Eğrikapı’dan kemerle ile getirilen su burada depolanmış.

İstanbul’un fethinden sonra Topkapı Sarayı içerisindeki bahçelerin su ihtiyacının karşılaması için sarnıçtan yararlanılmaya devam edilmiş. Ancak İslami temizlik esasları gereği durgun su yerine akan su tercih edildiğinden, Osmanlılar kendi su tesislerini kurduktan sonra sarnıcı daha fazla kullanmamış.

Sarnıcın batılılar tarafından yerinin öğrenilmesi ve popüler olması 1544-1550 yıllarında Bizans kalıntılarını araştırmak için İstanbul’a gelen Hollandalı gezgin P. Gyllius’un seyahatnamesinde anlatması sonrası gerçekleşmiş. P. Gyllius, Ayasofya civarında dolaşırken, burada yaşayanların evlerinin zemin katlarından altından kovalarla su çektiklerini öğrenmiş. Ahşap bir binanın duvarlarla çevrili avlusundan yerin altına inen P. Gyllius, meşaleler ile sarnıcın içini gezerek sütunların yerlerini tespit etmiş.

Sarnıç ün kazanmasından sonra Osmanlı döneminde iki defa onarımdan geçmiş. İlk olarak Sultan III. Ahmet (1723) döneminde, ikinci olarak ise Sultan II. Abdülhamid (1876-1909) döneminde onarım çalışmaları gerçekleştirilmiş. 1987 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından temizlenen ve kapsamlı bir restorasyondan geçen sarnıcın içine ahşaptan bir gezi platformu yapılarak müze olarak ziyarete açılmış. 

3-Yerebatan Sarnıcı Medusa Başı ve Gözyaşı Sütunu

Yerebatan Sarnıcı Tarihi
Yerebatan Sarnıcı Medusa Başı

Sarnıcın en ucunda bulunan iki sütunun altında ayaklık olarak bulunan Medusa başları, Roma İmparatorluğu’nda heykel sanatının şaheserleri arasında gösterilmekte. Sarnıcı ziyaret edenlerin en çok ilgisini çeken, hatta dilek tutarak para attıkları Medusa başlarının hangi yapılardan alınarak buraya getirildiği bilinmiyor. Çok tanrılı dine inanırken, 4. yüzyıldan sonra Hristiyanlık dinini kabul eden Romalıların pagan sembollerini kaldırmak için Medusa başlarını buraya koyduğu düşünülmekte.

Medusa başlarının popüler olmasından sonra zamanla kendisine bakanları taşa çevirdiği yönünde efsaneler ortaya atılmış. Efsanelerden ilkine göre güzelliği ile övünen Medusa, Zeus’un oğlu Perseus’u seviyormuş. Medusa gibi Perseus’u seven Athena, Medusa’yı kıskandığından onu ebedi bir lanete mahkum etmiş. Medusa’nın uzun saçları yılana dönüşürken, ona bakan insanlar ise taşa dönüşmeye başlamış.

Yerebatan Sarnıcı Tarihi
Yerebatan Sarnıcı Gözyaşı Sütunu

Medusa başından sonra en çok ilgiyi çeken bir diğer eser ise üzeri çeşitli oyma ve kabartmalar ile süslenmiş Gözyaşı Sütunu. Üzeri nemli olduğu için Ağlayan Sütun olarak da adlandırılan bu sütunun yapının inşası sırasında ölen yüzlerce köleyi temsil ettiğine inanılıyor.

Yerebatan Sarnıcı Tarihi
Yerebatan Sarnıcı İçi

Yerebatan Sarnıcı giriş fiyatı öğrenciler için 5 TL, yetişkinler için 10 TL olarak belirlenmiş. Yabancı ülke vatandaşlarından ise giriş için 20 TL talep ediliyor. Yerebatan Sarnıcı’nda Müzekart geçmiyor.

4-Yerebatan Sarnıcı Nerede ve Nasıl Gidilir?

Yerebatan Sarnıcı Tarihi
Yerebatan Sarnıcı Çıkışı

Sarnıç, Roma ve Osmanlı döneminden kalma birçok eserin bulunduğu Sultanahmet Meydanı’nda bulunuyor. Sultanahmet Meydanı’nda bulunan tarihi eserlerin hikayelerini, ne zaman yapıldıklarını merak ediyorsanız Sultanahmet gezilecek yerler yazıma bakabilirsiniz.

Sarnıcın bulunduğu yere toplu taşıma araçlarıyla ulaşmanın en kolay yolu Bağcılar-Kabataş Tramvay hattını kullanmak. Bu tramvay hattına binerek Sultanahmet durağında indikten sonra 5 dakikalık bir yürüyüş ile müzenin bulunduğu yere ulaşabilirsiniz.

Anadolu yakasından ulaşmak için Üsküdar veya Kadıköy’den Eminönü’ne kalkan vapurlara binip ardından tramvaya aktarma yapabilirsiniz. Ya da bunun yerine Marmaray ile Sirkeci durağına geldikten sonra yine tramvaya aktarma yaparak ulaşabilirsiniz. Otobüs ile ulaşmak için Beyazıt veya Eminönü’ne giden hatlara binebilir, buradan tramvaya aktarma yapabilirsiniz.

Sarnıca aşağıda yer alan haritada işaretli konumu kullanarak da nasıl ulaşabileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Kaynakça:

https://www.yerebatan.com/

Yorum